Avrupa’da sıklıkla evlerde beslenen gelinciklerin Türkiye’de de ‘ev hayvanı’ kapsamına alınmasının ardından kimliklendirilen ev hayvanı sayısı da artmaya devam ediyor. Kimliklendirilen gelincikler, resmi verilere göre, İstanbul, Antalya, Ankara, İzmir, Karabük, Kayseri, Muğla ve Bursa’da yaşamına devam ediyor.
“Dağ gelinciği” ya da “Feret” adıyla da bilinen gelinciklerden biri olan Jojo da kimliklendirilmiş ev hayvanları arasında. İstanbul Gaziosmanpaşa’da Özlem Altuntaş ile yaşayan Jojo, henüz 3 aylıkken geldiği evde 3 yıldır hayatını sürdürüyor.
Kuru mama, tavuk eti gibi besinlerle beslenen Jojo, oyuncaklarıyla oynuyor, sokağa çıkıyor, parkta yürüyor, zamanının geri kalanını ise doğası gereği uyuyarak geçiriyor.
“ÇOK OYUNCU, YARAMAZ”
Özlem Altuntaş, gelincik sahiplenmeye karar verdiği günden bugüne yaşadıklarını, Jojo ile olan bağını anlattı. Kendisinin çocukluğunda köyde yetişen, doğanın içinde yaşayan, o yaşamı seven biri olduğunu dile getiren Altuntaş, izlediği belgesellerin de etkisiyle gelincik sahiplenme konusunu araştırdığını ve Türkiye’de yasal olduğunu öğrenmesinin ardından da böyle bir adım attığını söyledi.
Başlarda kendi içinde tedirginliklerin, Jojo’yu sahiplenip bu hissi deneyimledikten sonra kaybolduğunu belirten Altuntaş şunları aktardı:
“Jojo çok oyuncu, yaramaz ve sosyal. 3 aylıkken bana geldi, şu an 3 yaşında. Gelincik beslediğimi söylemeyi çok tercih etmiyorum, çünkü insanlar buna çok ön yargı ile yaklaşıyorlar, gelincikleri çok yanlış tanıyorlar. Halk arasında gelinciklerin yayılan bir efsanesi var, intikam duygusu olan, insanlara zarar veren, boğarak öldüren canlılar olarak bildikleri için, bu tarz bilgilere açık olmayan insanlarla çok paylaşmıyorum. Herkesin gördüğü bir canlı olmadığı için Jojo’yu da korumaya çalışıyorum. Evime gelen insanlar bu bilgilerle geldiği için önce tedirgin oluyorlar ama Jojo’yu tanıdıktan sonra ön yargıları kırılıyor. Gayet sakin, sevimli biri Jojo…”
“BAKIMI, KEDİ VE KÖPEKTEN ÇOK DAHA KOLAY”
Jojo ile dışarı çıktıklarını da anlatan Altuntaş, insanların Jojo’yu gördüğünde alışkın olmadıkları için çok ilgi gösterdiklerini ve merak ettiklerini dile getirdi.
Altuntaş, “‘Fare mi, sincap mı, rakun mu?’ diye soruyorlar. Çocuklarla çok etkileşim kurmasını istemiyorum, çünkü çocuklar ona dokunurken üstten ve dik yaklaştıkları için Jojo bunu iç güdüsel olarak tehdit olarak algılıyor” dedi.
Altuntaş, Jojo’nun bakımının kedi ve köpekten çok daha kolay olduğunu da belirtti. (AA)